• İnönü Mahallesi Batı Bulvarı No:99 Batıkent / Yenimahalle / Ankara

Çocuklarda Obezite Neden Önlenmeli Veya Tedavi Edilmelidir?

Tüm dünyada her geçen gün kilo fazlalığı ve obezite artmaktadır. Son 50 yılda kilo fazlalığı ve obezite artarak yaklaşık üç katına çıkmıştır. Günümüzde 2 milyar civarında kilo fazlalığı ve 700 milyon civarında obez erişkin olduğu tahmin edilirken 100 milyon obez çocuk olduğu tahmin edilmektedir. 1980'den günümüze kadar obezite sıklığının, 70'den fazla ülkede ikiye katlandığı ve diğer birçok ülkede de sürekli olarak arttığı saptanmıştır. Ülkemizde de benzer şekilde kilo fazlalığı ve obezite sıklığı artmaktadır. Ülkemizde erişkin erkeklerin %20’sinin ve kadınların %40’ının obez olduğu saptanmıştır.

 

Obezite gelişmiş ülkelerde en önemli halk sağlığı problemlerinden biridir. Obezite sıklığı günümüzde giderek artış göstermekte ve obeziteye eşlik eden problemlerin sıklığı da artmaktadır. Obezitenin neden olduğu sağlık problemlerinin tedavisi her geçen gün ciddi ekonomik boyutlara ulaşmaktadır. Bu nedenle obezite önlenmesi, hem sağlığın hem de ekonominin korunması için çok değerlidir.

 

Erişkin yaşlarında obezitenin neden olduğu problemlerin temeli çocukluk yaşlarında atılmaktadır. Çünkü çocukların yaşam süresi uzun olduğu için obezite ne kadar erken başlarsa, obezite ve obezitenin neden olduğu problemler o derece şiddetli olur. Bu nedenle çocukluk yaşlarında obezite mutlaka önlenmeli ve/veya tedavi edilmelidir. Diğer taraftan çocukluk yaşlarında obezitenin artmasıyla birlikte normalde obez erişkinlerde görülen insülin direnci, diyabet, hipertansiyon, karaciğer yağlanması, kalp-damar hastalıkları, cilt problemleri, endokrin problemler, mide-bağırsak problemleri, ortopedik, psikiyatrik ve solunum problemleri obez çocuklarda da görülmeye başlamıştır. Obez çocuklarda bu problemlerin araştırılması, erken tanı ve erken tedavi hayati öneme haizdir.

 

1. İNSÜLİN DİRENCİ

Açlık insülin düzeyi 15 U/L’den düşük olması normal, 15-20 U/L arasında seyretmesi sınırda ve 20 U/L’den yüksek olması yüksek olarak değerlendirilir.

Obez Çocuklarda İnsülin Direnci Ne Kadar Sıklıkta Görülür?

Çocukluk çağı obezite sıklığındaki artışa paralel olarak, insülin direnci de tüm dünyada giderek artmaktadır. İnsülin direnci, obez çocukların yaklaşık %50’sinde görülmektedir. Özellikle karın yağlanması olan çocuklarda insülin direnci sık görülmektedir.

İnsülin Direnci Neden Önemlidir?

İnsülin direncine müdahale edilmemesi durumunda ciddi sağlık problemlerine yol açabilmektedir. Obez çocuklarda insülin direncinin varlığı, gelecekte Tip 2 Diyabet, kalp hastalıkları ve metabolik sendrom gibi pek çok önemli hastalığın gelişimine neden olmaktadır.

Obez Çocuklarda Ne Zaman İnsülin Direnci Düşünülmelidir?

Boyun ve koltuk altı gibi deri kıvrım yerlerinde Cilt Lekeleri (AkantozisNigrikans), hızlı-aşırı kilo alma, sık ve çabuk acıkma, acıkınca el titremesi, terleme, baygınlık hissi, yemekten sonra halsizlik, sabahları yorgun kalkma, yemeklerden sonra uyku basması, kaygı, tatlı krizleri, üşüme, soğuk terleme, elde-ayakta titreme, kilo vermede zorluk, az yemeye rağmen kilo verememe, konsantrasyon azlığı, algılama güçlüğü, adet düzensizliği, kıllanma (hirşutizm), vücut direncinde azalma, çok hastalanma gibi şikayetler varsa obez çocuklarda insülin direnci düşünülmelidir.

İnsülin Direnci Nasıl Tedavi Edilir?

Obez çocuklarda insülin direncinin varlığı, geri dönüşümsüz bir süreç değildir. Obez çocuk ve ergenlerde, sağlıklı beslenme, yaşa uygun kalori alımı, kilo kaybı ve yaşam tarzı değişiklikleri ile insülin direnci gelişiminde önlendiği ve insülin direnci gelişmiş ise iyileştiği saptanmıştır.

Yaşam tarzı değişikliği, insülin direncini önleme ve tedavisinde en önemli noktadır. Yaşam tarzı değişikliği, sağlıklı beslenme ve egzersizi içerir. Özellikle insülin direncinin tedavisinde egzersiz, kilo vermeye göre daha üstündür. Aerobik ve direnci içeren egzersizler çok faydalıdır. İnsülin direnci olan çocuklar için günlük 30-40 dakika süren yüzme veya yürüme gibi bir egzersiz programları önerilmektedir. Adım sayar (pedometreler), fiziksel aktiviteleri izlemek için kullanılabilir.

Sağlıklı beslenme ve kilo verme, insülin direncinin tedavisinde önemlidir. Diyetle yağ alımını ve özellikle doymuş yağ alımını azaltmak, doymamış yağ (örneğin zeytinyağı ve diğer bitkisel yağlar) alımını artırmak, sebze ve meyve tüketimini artırmak ve şeker alımını azaltmak, insülin direnci tedavisinin ana unsurlarıdır. Sebze ve zeytinyağı içeren Akdeniz diyetine ağırlık verilmesi; yüksek oranda işlenmiş gıda ve şekerle tatlandırılmış içeceklerin alımından kaçınılması; vücut ağırlığını azaltmaya ve insülin direncini iyileştirmeye yardımcı olur. Yüksek oranda tam tahıllı bir diyet veya lif alımı insülin direncinin iyileştirmesine ve kilo kaybına yardımcı olur. Probiyotik takviyesi de, insülin direncinin iyileşmesinde katkı sağlar.

D Vitamini takviyesi, obez çocuklarda hem insülin direncinin hem de kalp-damar hastalıklarının gelişmesine engel olur.

Diğer taraftan uygun hastalarda ilaç tedavisi, iştah azalması ve kilo vermeye yardımcı olarak insülin direncinin iyileşmesinde etkili olduğu gösterilmiştir

 

2. DİYABETE YATKINLIK (PREDİYABET) (HBA1C >%5,7)   VE TİP 2 DİYABETES MELLİTUS

Tanı Açlık Kan Şekeri

(mg/dL) Tokluk Şekeri (mg/dL) HbA1c

(%) Normal 70–99 <140 ≤5,6

Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) 100–125 140–199

5,7–6,4

Diyabet ≥126 ≥200 ≥6,5

Obez Çocuklarda Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   ve Tip 2 DiyabetesMellitus Ne Kadar Sıklıkta Görülür?

Çocukluk çağı obezitesinin artmasıyla birlikte, Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)  ve Tip 2 Diyabet gelişimde artışa neden olduğu gösterilmiştir. Aşırı kilolu çocukların %20-30’unda Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7) saptanmıştır.

Obez çocuklarda %20 oranında Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7) saptanırken, çok şişman çocukların %30’unda Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   saptanmıştır.

Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   ve Tip 2 DiyabetesMellitus Neden Önemlidir?

Çocuklarda Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   oranındaki artış, Tip 2 Diyabet görülme sıklığını doğrudan arttırmaktadır. Diyabete yatkınlığı (Prediyabet) olan hastalarda Tip 2 Diyabet gelişme riski 5-10 kadar artmaktadır. Normal kişilerde 5 yıl içinde Tip 2 Diyabet gelişme oranı %4 iken, Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   olan kişilerde Tip 2 Diyabet gelişme oranı %20-30 arasında görülmektedir.

Son üç aylık kan şeker ortalamasını gösteren HbA1c düzeyi %6’nın üzerinde olan ergenlerde Tip 2 Diyabet gelişme riskinin, HbA1c düzeyi %6’nın altında olanlara göre iki kat daha fazla olduğu saptanmıştır.

Tip 2 Diyabet, çocuklar ve ergenlerde sık görülmez. Ancak çocukta Tip 2 Diyabet gelişirse, erişkin yaşlarda Tip 2 Diyabet gelişen hastalara göre daha sık sağlık problemleri görülür ve ortaya çıkan sağlık problemlerinin daha kötü seyretmesi riski yüksektir. Tanı aldıkları zaman Tip 2 Diyabetli çocukların %85-95’i fazla kilolu ve/veya obez olduğu saptanmıştır. Bu nedenle obez çocukların Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7) acısından kontrolü ve gelecekte Diyabet gelişmemesi için obezitenin önlenmesi ve tedavisi hayati öneme haizdir.

Obez Çocuklarda Ne Zaman Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   Ve Tip 2 DiyabetesMellitus Düşünülmelidir?

Obezite, Tip 2 Diyabet için ana risk faktörüdür. Tip 2 Diyabete ilerlemeyi önlemek veya yavaşlatmak için obez hastaların kontrol edilmesi ve bu acıdan taranması çok önemlidir.

Ailesinde Tip 2 Diyabetli hastaların olması obez çocuklarda da risk teşkil eder. Özellikle Cilt Lekeleri (AkantozisNigrikans), tansiyon yüksekliği (hipertansiyon), kolesterol yüksekliği (dislipidemi) ve PolikistikOver Sendromu gibi problemlere sahip olan obez çocuklar Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   ve Tip 2 DiyabetesMellitus acısından mutlaka kontrol edilmelidir. Diğer taraftan annesinde gebelik diyabeti olan obez çocuklar da, Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7) ve Tip 2 DiyabetesMellitus için riskli olduğu düşünülmeli ve kontrol edilmelidir.

Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)   Ve Tip 2 Diyabetes Nasıl Tedavi Edilir?

Sağlıklı beslenme, egzersiz, yaşam tarzı değişiklikleri ve kilo kaybı ile kan şekerinin normalleştiği, Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)  ve Tip 2 Diyabetin gelişiminde önlendiği saptanmıştır. Obez çocuklarda ilaç tedavisinin, Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) (HbA1c >%5,7)  olan hastalarda belirgin düzenleme yaptığı da gösterilmiştir.

 

3. KOLESTEROL YÜKSEKLİĞİ (DİSLİPİDEMİ)

Açlık Yağ Seviyeleri Kabul Edilebilir Sınırda Yüksek Yüksek

Trigliserid (mg/dL) 0-9 yaş <75 75-99 ≥100

Trigliserid (mg/dL) 10-19 yaş <90 90-129 ≥130

LDL-Kolesterol (mg/dL) <110 110-129 ≥130

Total-Kolesterol (mg/dL) <170 170-199 ≥200

HDL-Kolesterol (mg/dL) >45 40-45 <40

Obez çocuklarda ve ergenlerde kolesterol yüksekliğinin (dislipidemi)değerlendirilmesi için kan, açken alınmalıdır.

Trigliserid seviyesi 9 yaşından küçüklerde 75 mg/dl ve 9 yaşından büyüklerde 90 mg/dl’den düşük; LDL-Kolesteron seviyesi 110 mg/dl’den düşük; Total-Kolesterol seviyesi 170 mg/dl’den düşük olması beklenir.

Trigliserid seviyesi 9 yaşından küçüklerde 100 mg/dl ve 9 yaşından büyüklerde 130 mg/dl’den yüksek; LDL-Kolesteron seviyesi 130 mg/dl’den yüksek; Total-Kolesterol seviyesi 200 mg/dl’den yüksek olması belirgin yüksek olarak kabul edilir. Bu çocuklarda sağlıklı beslenme, yaşam tarzı değişikliği ve kilo vermek şarttır.

HDL-Kolesterol seviyesi 45 mg/dl üzerinde olması istenmektedir. 40 mg/dl’nin altında düşük olması istenmez.

Obez Çocuklarda kolesterol yüksekliği (Dislipidemi) Ne Kadar Sıklıkta Görülür?

Kolesterol yüksekliği (dislipidemi), genellikle çocuk ve ergenlik yaşlarında başlamaktadır. Normal kilolu çocuk ve ergenlerde kolesterol yüksekliği (dislipidemi) %10’unda görülebilirken, fazla kilolu ve obez çocukların %40-50’sinde görülebilmektedir. Obez çocuklardan tipik olarak, LDL-Kolesterol ve Trigliserid yüksekliği ve HDL-Kolesterol düşüklüğü saptanmaktadır. Bu durum obezitenin şiddetliyle paralellik gösterir ve genellikle çocuk ne kadar obez ise kolesterol yüksekliği (dislipidemi) o derece kötü olmaktadır. Özellikle karın yağlanması olan çocuklarda, kolesterol yüksekliği (dislipidemi) sık görülmektedir.

Kolesterol yüksekliği (Dislipidemi) Neden Önemlidir?

Kolesterol yüksekliği (dislipidemi), erken yaşlarda damar tıkanıklığı ve kalp-damar hastaları riskinin artmasına neden olabilmektedir. Obez ergenlerde kolesterol yüksekliği (dislipidemi) ile ilişkili olarak, kalp-damar hastalıklarına bağlı ölüm ve felç riskinin 2-4 kat arttırdı bildirilmektedir. Bu nedenle iki yaşından itibaren kilo fazlalığı ve obez çocuklarda, kolesterol seviyeleri kontrol edilmelidir.

Obez Çocuklarda Ne Zaman kolesterol yüksekliği (Dislipidemi) Düşünülmelidir?

Kalp-damar hastalıklarına bağlı ölüm ve felç riskinin artması nedeniyle iki yaşından itibaren kilo fazlalığı ve obez çocuklarda, kolesterol seviyeleri kontrol edilmelidir

Özellikle;

-Ailesinde kilo fazlalığı, kolesterol yüksekliği (dislipidemi), Tip 2 Diyabet olanlar ve erken yaşlarda kalp-damar hastalıkları olan bireylerin olduğu ailelerin çocukları

-Hareketsiz yaşam süren obez çocuklar

-Küçük doğan çocuklar

-Akantozisnigrikans (kadifemsi ve koyu renkte plaklarla seyreden özellikle koltuk altı ve boyun gibi kıvrım yerlerini tutan cilt problemi), PolikistikOver Sendromu, kıllanma ve akne gibi insülin direnci ile ilişkili durumları olan çocuklar mutlaka kolesterol yüksekliği (dislipidemi) acısından taranmalıdır.

Kolesterol yüksekliği (Dislipidemi) Nasıl Tedavi Edilir?

Obez çocuklarda sağlıklı beslenme, yaşam tarzı değişikliği ve kilo vermek, kolesterol yüksekliğinin (dislipidemi) düzelmesinde belirgin etki gösterir. Bazı çocuklarda ilaç tedavisi de gerekebilmektedir.

 

4. TANSİYON YÜKSEKLİĞİ (HİPERTANSİYON)

Çocuklarda kan basıncı yaş, cinsiyet ve boy göz önüne alınarak hazırlanmış özel tablolarla değerlendirilir. Her çocuk için cinsiyet, yaş ve boyuna göre normal kan basıncı değeri farklıdır.

Obez Çocuklarda Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)Ne Kadar Sıklıkta Görülür?

Çocuklarda Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)  sıklığı, yaklaşık %3 olarak saptanmıştır. Kilo artışı, sıklıkla kan basıncında artışa neden olmaktadır. Obez çocuk ve ergenlerde Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)  sıklığı, kilo fazlalığının derecesine göre 2-5 kat artmaktadır. Obez çocukların yaklaşık %20-50’sinde Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)  görülmektedir.

Ancak tek ölçümle hipertansiyonu (tansiyon yüksekliği) saptamak mümkün değildir, günün değişik zamanlarında tansiyon ölçümü yapılması gerekmektedir.

Hem karın yağlanması ile bel çevresinin artmasının hem de vücut yağ miktarının artmasıyla orantılı olarak Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)  sıklığı artmaktadır.  Diğer taraftan Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)  olan hastaların yaklaşık üçte birinde kilo fazlalığı veya obezite saptanmıştır.

Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon) Neden Önemlidir?

Kilo fazlalığı-obezite ile Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)  birlikteliği durumunda, kalpte yapısal ve fonksiyonel problemler (kalpte büyüme, yağlanma ve fonksiyon bozukluğu) saptanma riski artmaktadır.

Çocukluk çağında başlayan obezite ve hipertansiyon, erişkin yaşlarda daha büyük sorunlara yol açabiliyor. Başta kalp-damar hastalıkları, insülin direnci, Tip 2 Diyabet, karaciğer yağlanması, psikolojik ve ortopedik sorunlar, uyku bozukluğu gibi birçok hastalıkların gelişmesine sebep oluyor.

Obez Çocuklarda Ne Zaman Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon) Düşünülmelidir?

Obez çocuklarda halsizlik, zaman zaman çok şiddetli olmayan baş ağrısı, bulantı, kusma ve burun kanaması, bulanık görme, çift görme varsa tansiyon yüksekliği (hipertansiyon) söz konusu olabilir.

Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon) olan çocuklar, düzenli muayenelerle izlenmelidir. Bu izlemin amacı, hipertansiyonu kontrol altına almak, çocuklukta ve erişkinlikte yaşam kalitesini sağlayabilmek ve organ hasarını önlemektir.

Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)Nasıl Tedavi Edilir?

Çocuklukta başlayan obezite ve hipertansiyon tedavi edilmez ve önlem alınmazsa erişkin yaşta da devam eder. Kontrol altına alınmamış hipertansiyon erken yaşta hedef organ hasarı oluşmasına ve organ yetmezliklerine kadar gidebilen sonuçlara yol açabilir.

Tedavide en önemli nokta, sağlıklı beslenme, yaşam tarzı değişikliği ve kilo kaybıdır. Hastalara tuz kısıtlaması yapılmalıdır. Bazı vakalarda Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon)  için ilaç tedavisi de gerekebilir.

 

5. METABOLİK SENDROM

Metabolik Sendromun, insülin direnciyle başlayan obezite (özellikle karın yağlanması), Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) veya Tip 2 Diyabet, kolesterol yüksekliği (dislipidemi), tansiyon yüksekliği (hipertansiyon) ve kalp-damar hastalıkları gibi sistemik bozuklukların birbirine eklendiği ölümcül bir endokrin problemdir.

Obez Çocuklarda Metabolik Sendrom Ne Kadar Sıklıkta Görülür?

Metabolik Sendrom, çocuk ve ergenlerde obezitenin artmasına paralel olarak sürekli artık göstermektedir. Metabolik Sendrom sıklığı tüm popülasyonda %1-7 arasında seyrederken obez çocukların %10-30’unda Metabolik Sendrom görüldüğü bildirilmektedir.

Metabolik Sendrom Neden Önemlidir?

Metabolik Sendromlu hastalarda en önemli problemlerden biri, kalp-damar hastalıkları ve erken ölüm riskinin artmış olmasıdır. Ayrıca Metabolik Sendromlu hastalarda, insülin direnci, Tip 2 Diyabet, Tansiyon Yüksekliği (Hipertansiyon), Kolesterol Yüksekliği (Dislipidemi), böbrek hastaları, karaciğer yağlanması, PolikistikOver Sendromu, eklem-kemik problemleri ve kanserlerde artış görülmektedir.

Erişkinlere göre çocukların yaşam süreleri çok daha uzun olduğu için, Metabolik Sendromlu çocukların çok iyi izlenip zamanında tanı konulup, tüm risk faktörlerinin tedavi edilmesi gerekir.

Obez Çocuklarda Ne Zaman Metabolik Sendrom Düşünülmelidir?

Çocuklarda Metabolik Sendromun, obezite (özellikle karın yağlanması), Diyabete Yatkınlık (Prediyabet) veya Tip 2 Diyabet, kolesterol yüksekliği (dislipidemi) ve tansiyon yüksekliği (hipertansiyon) olan her çocukta düşünülmeli ve varsa en kısa zamanda tedaviye başlanmalıdır.

Metabolik Sendrom Nasıl Tedavi Edilir?

Obezitenin sık görülmesi ile birlikte, Metabolik Sendrom da tüm dünyada giderek artmaktadır. Sağlıklı beslenme, kilo kaybı ve egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri Metabolik Sendromun tedavisinin temelini oluşturur ve en etkili yaklaşımdır.

 

6. ÜRİK ASİT YÜKSEKLİĞİ

Obez çocuklarda, genellikle ergenlik çağının başlangıcında tansiyon yüksekliği, kolesterol yüksekliği, karaciğer yağlanması, ürik asit yüksekliği, insülin direnci ve diyabete yatkınlık gibi problemlere zaten sahiptir.

Obez Çocuklarda Ürik Asit Yüksekliği Ne Kadar Sıklıkta Görülür?

Özellikle gelişmiş ülkelerde, obezite ve Tip 2 Diyabet sıklığı önemli ölçüde artmıştır. Çocukluk çağı obezitesi, erişkin yaşlarda da obezitenin devam etmesi ve obezite ile ilişkili sağlık problemlerine (kalp-damar hastalıkları, tansiyon yüksekliği, uyku apnesi, bazı kanser türleri) neden olması açıcından önemli bir problemdir.

Ürik asit, tüketilen gıdalarda bulunan pürin yapısı içeren moleküllerin yıkılmasıyla oluşan bir üründür. Özellikle pürin açısından zengin gıdaların tüketilmesi (kırmızı et ve et suyu, ciğer, yürek, dalak, böbrek, işkembe vb sakatatlar, alabalık, ton balığı, sardalya ve midye, pastırma ve salam gibi işlenmiş etler, nohut, mercimek, fasulye, gibi baklagiller, alkollü içecekler, şekerli yiyecek ve içecekler) sonucu fazla miktarda ürik asit oluşur. Ürik asit yüksekliği durumunda, oksidadif stres, inflamasyon, damar yapısında bozulma (endoteryaldisfonksiyon), tansiyon yüksekliği ve kalp-damar hastalıkları gibi problemlerin ortaya çıkmasını arttırır.

Kilo fazlalığı olan hastalarda ürik asit düzeylerinin de belirgin yüksek olduğu gösterilmiştir. Hatta kilo fazlalı (özellikle vücut kitle indeksi) ne kadar yüksek ise serum ürik asit düzeylerinin de o derece yüksek olduğu saptanmıştır.

Ürik Asit Yüksekliği Neden Önemlidir?

Erişkinlerde ürik asit yüksekliği, Tip 2 diyabet, obezite, böbrek hastalığı, böbrek taşları, gut gibi eklem ve kemik problemleri ve hipertansiyon gibi diğer birçok hastalıkla da ilişkilendirilmiştir.

Ürik asit yüksekliği, insülin direnci, Tip 2 diyabet ve Metabolik Sendrom gelişimi için risk faktörü olduğu vurgulanmaktadır. Ürik asit yüksekliği, insülin direncini artırabilir veya kötüleştirebilir. Diğer taraftan insülin direnci geliştiğinde, ürik asitin böbrek aracılığı ile vücuttan atılımını azaltabilir.

 

Bölüm Doktorlarımız

Doç. Dr. Ediz YEŞİLKAYA
Çocuk Endokrinoloji

Çocuklarda Obezite Neden Önlenmeli Veya Tedavi Edilmelidir? Hakkında Son Yazılarımız